blue [uk] - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

blue [uk]



"blue [uk]" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 2 sonuç

İngilizce Türkçe
General
blue [uk] i. bir tür havai fişek
Colloquial
blue [uk] i. ingiliz muhafazakar partisi

"blue [uk]" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 23 sonuç

İngilizce Türkçe
General
blue rod [uk] i. aziz michael ve aziz george tarikatı görevlisi
Idioms
blue-eyed girl [uk/australia] i. yetkili kişiler (öğretmen, patron) tarafından sevilip kayrılan kadın
blue-eyed girl [uk/australia] i. …'ın gözdesi
blue-eyed girl [uk/australia] i. gözde
clear blue water [uk] i. açık bir fark
clear blue water [uk] i. keskin bir ayrım
clear blue water [uk] i. belirgin bir fark
clear blue water [uk] i. rakipler arasındaki keskin uçurum
clear blue water [uk] i. rakipler arasındaki kapanmaz boşluk
your blue-eyed boy [uk] i. baş tacı
your blue-eyed boy [uk] i. el bebek gül bebek
your blue-eyed boy [uk] i. gözde adam
your blue-eyed boy [uk] i. gözbebeği
have a pink/blue fit [uk] f. aşırı sinirlenmek
have a pink/blue fit [uk] f. sigortası atmak
have a pink/blue fit [uk] f. şalteri atmak
have a pink/blue fit [uk] f. tepesinin tası atmak
have a pink/blue fit [uk] f. sinirden deliye dönmek
have a pink/blue fit [uk] f. fıttırmak
have a pink/blue fit [uk] f. kudurmak
have a pink/blue fit [uk] f. köpürmek
Botanic
blue daisy [uk] i. çeşitli yabani yıldızçiçeklerine verilen ad
History
blue ribbon [uk] i. dizbağı nişanı